Bazen iş hayatınız ve aile yaşantınız arasındaki dengeyi kurmakta zorlanabilirsiniz. Aşağıda bulunan birkaç kısa soru ve yanıtları size bu dengeyi kurup kuramadığınızı gösterebilir. Sağlık sadece beslenmeden değil iş-özel hayat dengesinden de etkilenir.

1. İşe gittiğiniz her gün, yapılacaklar listeniz uzadıkça uzuyor ve siz artık bunu ‘Bayan Mükemmel’in bile bitiremeyeceğini düşünüyorsunuz. Doğru mu? Yanlış mı?
2. Çevrenizdekilerin sizin için düşündükleri önemli. Sizin kendi hayatınızla bile başa çıkmadığınızı sanmamaları için; nadiren bile olsa arkadaşlarınızdan ya da
komşularınızdan size ufak bir iyilik yapmalarını rica etmezsiniz. Doğru mu? Yanlış mı?
3. Genellikle ‘Çocuklarımla oynadığım oyunları özlemeye başladım dersiniz.’ Doğru mu? Yanlış mı?
4. İş hayatınızı çoğunlukla size hiç eğlenceli gelmez. Hatta neredeyse çoğu zaman ‘İşyerinde olmaktansa her nerede olursam olayım.’ dersiniz. Doğru mu? Yanlış mı?
Eğer yukarıdaki soruların üç ya da dört tanesine ‘doğru’ olarak cevap verdiyseniz, iş yaşantınızın dengesi bozulmuş olabilir.
Çalışma hayatınıza bakış şekliniz ve çalışırken hissettikleriniz, iş yaşamınızda dengeli olup olmadığınızın ipuçlarını veriyor. Siz de çalışma yaşamı ve ev hayatınız arasındaki dengeyi kuramadığınızı düşünüyorsanız, bu yazıyı okumanızda fayda var:
Kendi kendinizi sıkmayın: İnanılmaz şekilde yoğun mu çalışıyorsunuz? ‘Neredeyse nadiren oturup kendime vakit ayırabilecek, yemek yiyebilecek hatta nefes alabilecek zaman bulamamaktan mı şikayetçisiniz? O zaman kendiniz için, iş stresinden kurtulup sakin ve boş zamanlar yaratma yolları aramanın vakti gelmiş demektir.
Her şeye yetişmeye çalışıyorsunuz: Her gün mutlaka yapması gereken üç şeyin listesini yapın. Sonuçta 1 gün içinde yalnızca 24 saatimiz olduğu için, kendimizi buna göre ayarlamalıyız öyle değil mi? Yapacağınız şeyleri listelemek, önemlileri ve daha az önemli olanları planlamanın kendinizi gerçekten daha dengeli hissetmenizi sağlar.
Her şeyi kendi başınıza yapmaya çalışıyorsunuz: Bazen öyle anlar olur ki evle işe aynı anda yetişebilmeniz gerekir, ancak elbette aynı anda iki yerde birden olamazsınız. Böyle anlarda hem ev alanınızda hem de iş yaşamınızda yardım istemekten çekinmeyin. Örneğin çocuğunuzu okula götürmeyi, bir komşunuzdan rica edebilirsiniz. Siz de onlara hafta sonunda başka bir iyilik yapabilirsiniz. Ya da bir iş arkadaşınızdan sizin projenizde size yardımcı olmasını rica edebilirsiniz. Haftaya da onun başı sıkıştığında siz de ona yardım edersiniz.
Hayatınızı korku filmine çevirmeyin: Çalıştığınız ortamı gerçekten hiç sevmiyor olabilirsiniz. Böyle durumlarda sanki boş yere vakit kaybediyorum, burada olmaktansa evde olmalıydım ya da burada ne işim var şimdi evde keyif yapardım diye düşünebilirsiniz. Bu tür anlarda, kendinizi ne kadar iyi organize ederseniz, o kadar daha az yıpranmış hissedersiniz. Ayrıca evdeki ve iş yerinizdeki hayatınızı da kontrol altına almış olursunuz.
İşinizden nefret ediyorsunuz: Hepimizin maaşlarımıza ihtiyacımız var. Ama sadece ay sonunda alacağınız ödeme için işinize katlanıyorsanız, kendinizi fazlasıyla dengesiz hissedersiniz. Pazartesi sabahları için, endişe etmeyin çünkü herkes gibi siz de stresli hissedeceksiniz. Yalnız değilsiniz. Hep kötü şeylere takılmayın, Siz en iyisi, işinizi sevdiğiniz anları gözünüzde canlandırın. Mutlaka keyifli anları da vardır öyle değil mi? Kendinizi kendiniz motive edin. İşinizden dolayı sürekli söylenmek yerine, işinizin sevdiğiniz yönlerine odaklanabilirsiniz.
Comments